Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu Faaliyetleri
 
 

 
 
ÇOCUKLARLA PİKNİK

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI ETKİNLİKLERİ KAPSAMINDA, SİVAS BAROSU BAŞKANLIĞI KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU TARAFINDAN, SİVAS İL SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU’DAKİ ÇOCUKLAR İÇİN 22 NİSAN 2017 CUMARTESİ GÜNÜ PAŞABAHÇE MESİRE ALANINDA PİKNİK VE EĞLENCE PROGRAMI GERÇEKLEŞTİRİLDİ.

DÜZENLENEN ETKİNLİKTE KOMİSYON ÜYESİ AVUKATLARIMIZ, STAJYER AVUKATLARIMIZ, BARO PERSONELLERİMİZ VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU YETKİLİLERİ İLE BİRLİKTE ÇOCUKLARLA SOHBET EDEREK, OYUNLAR OYNAYARAK KEYİFLİ VAKİT GEÇİRMELERİNE KATKIDA BULUNDUK.

BARO BAŞKANIMIZ AV. HAKAN BAHADIR’IN DA KATILIMIYLA YAPILAN İKRAMLARIN ARDINDAN FOTOĞRAF ÇEKİMLERİ İLE PROGRAM SON BULDU.
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
KADIN HAKLARI SEMİNERİ YAPILDI
 
Sivas Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu tarafından, 10 Mart 2017 tarihinde Fidan Yzıcıoğlu Kültür Merkezi'nde, Kadın ve Çocuk Hakları Komisyon Başkanı Av. Azize ÖZDEMİR ZOR, Komisyon üyeleri Av. Mehmet KAMA ve Av. Sema AKBAŞ KARABULUT'un katılımlarıyla Sivas halkına yönelik "Kadın Hakları" konulu seminer gerçekleştirildi.
 
 
 
 
 
 

 
 
 
 
 
 

 
 
BASIN AÇIKLAMASI 
 
SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU BAŞKANI AVUKAT SERAP HERGÜNER VE AVUKAT JÜLİDE DEMİREL, BARO TOPLANTI SALONUNDA BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİLER.
 
 
 
 
 

 
   TÜBAKKOM 13. DÖNEM 2. GENEL ÜYE TOPLANTISI
 
TÜBAKKOM 13.DÖNEM 2 GENEL ÜYE TOPLANTISI 28 MAYIS 2016 TARİHİNDE ÇORUM'DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ. TOPLANTIYA SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU BAŞKANI AV. SERAP HERGÜNER VE AV. JÜLİDE DEMİREL DE KATILDI.
 
 
 
 
 
 

 MEDENİ KANUNUMUZUN KABULÜNÜN 90. YILI

Basın Açıklaması 17/02/2016

 

 
 
18 YAŞINA KADAR HER BİREY ÇOCUKTUR

“ÇOCUKTAN GELİN OLMAZ” DİYORUZ

 

Bugün Cumhuriyetin ilanından sonra Türk Devrim Hareketinin temel taşlarından olan özgürlükçü, bireyci ve laik özellikleri olan Medeni Kanunun 90. yılını kutluyoruz.

 

Hukuk devrimi denilince ilk akla gelen Medeni Kanun’un kabulüdür.

17 Şubat 1926 da kabul edilen Medeni Kanun’un özellikle Aile Hukuku bölümünde köklü bir hukuk reformu yaşama geçirilmiştir. Medeni Kanun ile erkeğin birden çok kadınla evlenebilmesi yerine tek eşlilik, erkeğin “boş ol” demesi ile sonuçlanan boşanma yerine, kadının ve erkeğin Kanunda belirtilen nedenlere dayanarak boşanma davası açabilmesi ve mahkeme kararıyla boşanma, mirastan erkek çocuğun tam pay, kız çocuğun yarı pay alması  yerine her ikisinin eşit pay almaları kabul edilmiştir.

Devrim yasamız Medeni Kanun ile kadınlar, evlenme, boşanma, mal varlığı, miras gibi özel yaşamlarına ilişkin haklar açısındanerkeklerle eşit konuma getirilmişlerdir.

“EVLENME YAŞI”nın belirlenmesi ve “RESMİ NİKAH”ın kabulü ise kadın haklarının güvencesi olmuştur.

 

Medeni Kanunumuzda “evlenme yaşı” kadın ve erkek için 17 yaşın doldurulması olarak düzenlenmiştir.

Ancak, günümüzde erken yaşta evliliklerin önüne geçilememektedir.

Aydınlık geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımız için Türk Medeni Kanunun kabulünün 90. Yılında, TÜBAKKOM olarak diyoruz ki ;

- Çocuk Hakları Sözleşmesi gereğince, kanunlarımızda “18 yaşına kadar herkesin çocuk olduğu” kabul edilmeli ve Medeni Kanundaki“evlilik yaşı” da 18 yaşın doldurulması koşuluna bağlanmalıdır,

- Çocuk yaşta yapılan evlilikler temel bir toplumsal sorundur. Çocuğun bedensel ve ruhsal olgunluğa ulaşmadığı “erken yaş evlilikleri” temel  insan hakları ve kadına yönelik şiddetin en ağır biçimlerinden biri olarak çocuk hakları ve kadın hakları ihlalidir.

Erken yaşta evliliklerin önlenmesinde, kadının bedensel ve ruhsal olarak gelişimini tamamlayarak, topluma ve kendisine yararlı bir bireyolabilmesi için “eğitim” şarttır. Bu sebeple de  temel eğitimin süresinin 12 yıla çıkarılarak zorunlu, kesintisiz ve örgün eğitim  haline  getirilmesi sağlanmalıdır.

- Tüm okullarda ve her yaş grubuna “toplumsal cinsiyet eşitliği“ dersi verilmelidir,

- Gelişen, sağlıklı bir toplum inşa edebilmek için  “Çocuk Evlilikler”in önlenmesi siyasi bir hedef haline getirilmeli, bu yolda kararlı bir devlet politikası uygulanmalıdır.

 

TÜBAKKOM olarak, erken yaşta evliliklerin büyük oranda kız çocuklarının sorunu olması nedeniyle,  "Çocuktan Gelin Olmaz" diyoruz.

Siyasi iktidarı, ilgili kurum ve kuruluşları ve toplumdaki her bir bireyi bu çok yönlü toplumsal sorunun çözümü için göreve ve duyarlılığa davet ediyoruz.

                                                 

 SİVAS BAROSU ÇOCUK VE KADIN HAKLARI

 KOMİSYON BAŞKANI YÖNETİM KURULU ÜYESİ

 AV.SERAP HERGÜNER  
 

 
 
 TÜBAKKOM 13.DÖNEM 1.GENEL ÜYE TOPLANTISI

 

MANISA DA DÜZENLENEN TÜBAKKOM 13. DÖNEM 1. GENEL ÜYE TOPLANTISINA BAROMUZU TEMSİLEN; SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU BAŞKANI AV. SERAP HERGÜNER , AV. NİHAN KÜÇÜKKILIÇ VE AV. ZEHRA SARIKUŞ KATILMIŞTIR.

 

PROGRAM KAPSAMINDA TOPLANTIYA KATILAN 47 BARO TARAFINDAN DİYARBAKIR BARO BAŞKANININ ÖLDÜRÜLMESİ SEBEBİYLE BASIN AÇIKLAMASI DÜZENLENDİ.

 

İKİNCİ GÜNÜ SOMA ŞEHİTLERİNİN MEZARLARI ZİYARET EDİLEREK ÖĞLE YEMEĞİNDE ŞEHİT YAKINLARIYLA BİRARAYA GELİNMİŞTİR.  SOMA KAYMAKAMLIĞI VE ŞEHİT ÇOCUKLARI İLE TÜM HALKA YÖNELİK OLAN VE YENİ AÇILAN SOMA ÇOCUK GELİŞİM MERKEZİ ZİYARET EDİLMİŞTİR. 

 

 

TÜBAKKOM 13.DÖNEM 1.GENEL ÜYE TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ

 

28.11.2015 günü yapılan TÜBAKKOM 1. Genel Üye Toplantısında aşağıdaki kararlar alınmıştır :

 

1.       TBB.nin ve tüm baroların staj eğitim merkezlerinde Kadın hakları ve

toplumsal cinsiyet eşitliği , 6284 Sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmeliği , Uluslararası Sözleşmeler (CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi gibi ) ‘in zorunlu ders olarak konulmasının TBB. Yönetim Kurulu’na ve Adalet Akademisinde hakim ve savcı adaylarına da aynı şekilde eğitim verilmesinin Adalet Bakanlığı’na yazı yazılarak önerilmesine,

2.       Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan “ 6284 Sayılı yasa kapsamında

aleyhine koruma ve tedbir kararı verilenlere ” ilişkin bir kütük oluşturulması ve bunun UYAP ortamında paylaşılmasının istenilmesine,

3.       TÜBAKKOM tarafından 6284 Sayılı Yasa kapsamındaki başvuruların

gizli tutulması, kişilerin paylaşımına ve görmesine açık olmaması,tevzi bürolarından bilgi verilmemesi, karar tebliğe çıkarılıncaya kadar SMS yoluyla bilgilendirme yapılmaması için Adalet Bakanlığı’na, Milli Eğitim Bakanlığı’na, İçişleri Bakanlığı’na, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na, Sağlık Bakanlığı’na ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na yazı yazılmasına,

4.       Adalet Bakanlığı’na yazılarak baroların adli yardım bürolarından

atanan avukatların açtıkları Adli Müzaheret talepli davalarda harç ve mahkeme masraflarının adli müzaheretten karşılanması konusundaki taleplerin kabulünün zorunlu hale getirilmesi için gerekli yönetmelik değişikliklerinin yapılmasının istenilmesine,

5.       Okul öncesi eğitimden başlayarak eğitimin her kademesinde

Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, İnsan hakları, Çocuk hakları, Kadın Hakları , Demokrasi ve Yurttaşlık Bilinci konularının zorunlu ders olarak Milli Eğitim müfredatına konulması için Milli Eğitim Bakanlığı’na yazılmasına,

6.       Tüm illerdeki üniversitelerde Kadın hakları ve Toplumsal Cinsiyet

Eşitliği dersi konulması için Yüksek Öğretim Kurumu’na  yazı yazılmasına,

7.       6284 Sayılı Yasa kapsamında tedbir kararları verilirken talep olmasa da

şiddete uğrayanın ekonomik olarak güvence altına alınabilmesi için şiddet mağduruna tahsis edilen konutun elektrik, su, doğalgaz, kira, aidat vb. giderlerinin şiddet uygulayan tarafından karşılanması konusunun tedbir kararında yer alması hususunun Aile Mahkemeleri , Aile mahkemesi olmayan yerlerde de Asliye Hukuk mahkemesi hakimlerine bildirilmesi konusunda HSYK’ ya tavsiyede bulunulmasına,

8.       Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan tüm illerde ŞÖNİM’ lerin

kurulmasının istenilmesine,

9.       6284 Sayılı Yasanın uygulamasında görevli olan Bakanlıklara yazı

yazılarak kurumlararası koordinasyonun sağlanmasının ve barolarla işbirliği içinde çalışılmasının istenilmesine,  

10.   TBB. nden Adli Yardım Kanunu ve Yönetmeliğinin tüm barolarda

uygulanması ve bu kapsamda da tüm barolarda Kadın Danışma ve Şiddeti Önleme Merkezlerinin kurulması için gerekli desteklerin verilmesinin istenilmesine ve bu merkezlerin kurulmasının TÜBAKKOM tarafından izlenmesine,

11.   İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı yasada yer alan şiddet

uygulayanın tedaviye yönlendirilmesi ve tedavisinin ŞÖNİM tarafından takip edilmesiyle ilgili hükmünün yerine getirilmesinin sağlanması için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na ve Sağlık Bakanlığı’na yazılmasına, 

12.   Çocuk Gelinler Kurultayı’nın 20- 21 Şubat. 2016 tarihlerinde

Ankara’da TBB. nde yapılmasına ,

 

İşbu kararlar Divan Kurulu tarafından düzenlenerek TÜBAKKOM üyesi baroların bilgisine sunulmuştur.

 

TÜBAKKOM 13.DÖNEM SÖZCÜSÜ

OSMANİYE BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU

 
 
  
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
KADINA KARŞI ŞİDDETİ ÖNLEME GÜNÜ

BASIN BİLDİRİSİ

 
 

 

                           Kadına yönelik şiddet insan hakları ihlalidir. BM Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesinde ve Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesinde kadına yönelik şiddet  “kamusal veya özel yaşamda kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı, ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayanan bir eylem, tehdit, zorlama, keyfi olarak özgürlükten, ekonomik gereksinimlerden yoksun bırakma” olarak tanımlanıyor. İstanbul Sözleşmesinin önsözünde, “kadınlara yönelik şiddetin, erkekler ve kadınlar arasındaki eşitlikçi olmayan güç ilişkilerinin dışa vurumu olduğu, kadınlara karşı ayrımcılık yapılmasına yol açtığı ve kadınların ilerlemelerinin önünde engel olduğu, bu nedenle  şiddeti önlemenin bir devlet politikası olması gerektiği vurgulanıyor.

 

                         25 Kasım gününün kadınlarla ilgili diğer günlerden önemli bir farkı vardır. O da 25 Kasım’larda dünyanın her yerinde kadınlara ve kız çocuklara yönelik giderek artan cinsiyete dayalı şiddete odaklanılmış olmasıdır. Günümüzde, kadına yönelik şiddet olgusu, sadece bir kadın sorunu olarak değil, toplumsal bir sorun olarak çok yönlü olarak gündeme alınmakta ve çözüm üretmek için sosyoekonomik koşullar, politik gelişmeler ve kültürel etkenlerle birlikte değerlendirilmektedir.

 

                        Yerel ve ulusal medyaya yansıyan haberlere göre 2015 yılında Ekim ayına kadar  ERKEKLER, 236  KADINI, boşanmak istediği için veya evlenmek istemediği için öldürdü. Kadına yönelik şiddet artarak devam etti, 15 kadın ve kız çocuğuna tecavüz etti, 5 kadın ve kız çocuğuna zorla fuhuş yaptırdı, 29 kadını yaraladı, 6 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulundu. Öldürülen kadınlar arasında, yasal haklarını kullananlar, katili hakkında 3 kez koruma kararı çıkartmış olan da vardı.

                       

                        Hangi yasayı getirir isek getirelim ailede ve toplumda bu yetiştirilme sorunları aşılmadan, temel eğitimde, hatta anasınıfında bu yönde eğitim metotlarıyla dersler verilmeden, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmadan yasaların bir anlamı kalmamakta, her gün çığ gibi büyüyen kadına yönelik salt şiddet, öldürme fiillerinin önüne geçilememektedir.

 

                        Türk Ceza Kanunumuzda mevcut olan ve hakim takdirine bırakılan; “haksız tahrik indirimi” ve “iyi hal indirimi” ne dair maddelerin, erkek terörüne maruz kalan şiddet mağduru kadınlarda, özellikle de tecavüz ve taciz mağduru kadın dosyalarında maddelerin gerekçelerine, amacına, kapsamına ve mehaz kanunlardaki uygulama şekilleri ile uluslararası sözleşmeler hükümlerinin de dikkate alınarak toplumsal cinsiyet bakış açısından kurtulmuş olarak  hukuka uygun uygulanması toplumsal tepkiler ile sağlanmalıdır. Zira bu indirimler tamamen hakim takdirinde olup, hakimin takdiri toplumsal baskı ile de sağlanmalıdır.

 

                          Risk gruplarına, şiddetle sık karşılaşan meslek gruplarına ve kamuya yönelik eğitim , bilgilendirme çalışmalarına hız verilmelidir.

                       

                        Erkek egemen zihniyet, kadın erkek eşitliğini göz ardı eden yönetim anlayışı, şiddetin önlenmesi konusunda yasaların yaşama geçirilememesi karşısında, kadına yönelik şiddetle mücadele için hazırlanan Ulusal Eylem Planı hızla ve kararlı bir devlet politikasıyla hayata geçirilmelidir.

 

Kadının güçlenmesi, ailede ve toplumda BİREY olarak  dikkate alınması, toplumda zihniyet değişikliğinin sağlanmasına yönelik eğitimin her kademesinde, toplumsal cinsiyet eşitliği verilmesiyle şiddetin önlenmesinde önemli gelişme mümkün olacaktır. Güçlü ve sağlam bir toplum için kadına şiddete HAYIR..     

  

 SİVAS BAROSU

 YÖNETİM KURULU ÜYESİ

 KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYON BAŞKANI

           AV. SERAP HERGÜNER       
 
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
  
 

 
MERSIN'DE YAPILAN OZGECAN CINAYETI DAVASI 
 
 OZGECAN CINAYETI DAVASI 12 HAZİRAN 2015'TE  1.AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NDE YAPILDI
 
 1.AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YAPILAN DURUŞMAYA SİVAS BAROSU ADINA VE YETKİ BELGESİ İLE  
 
AV.SERAP HERGÜNER KATILMIŞTIR.
 
DURUŞMA  9 EYLÜL 2015 TARİHİNE ERTELENMİŞTİR. 
 
 
 
 
 
 KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI BASIN AÇIKLAMASI

13 Şubat 2015 tarihinde Özgecan’ın hunharca katledilmesinden sonra millet olarak “KADINA KARŞI ŞİDDETE HAYIR” diyerek tek ses, tek yürek olabilmiştik. Aradan geçen 4 ayda ne oldu? Geçen yıla oranla kadın cinayetleri artarak devam etti. Kocasından ayrılmak istediği için İpek Hatay’da; Serpil İzmir’de; Fatma İskenderun’da öldürüldü. Pek çoğu ise görmüş olduğu şiddet karşısında halen yaşam mücadelesi vermektedir.
Bu haberler gazetelerin üçüncü sayfa haberleri oldu ve maalesef milletçe bu haberleri kanıksamaya başladık.
Şiddeti uygulayanların cezalandırılması için ve şiddetin önlenebilmesi için asgari düzeyde, şeklen ağır yasalar yapıldı. Sonra ne oldu? Kafası gözü kocası tarafından dağılırken, can havliyle söz söyleyen bir kadının çığlığı, haksız tahrik sayıldı. Karısını, kızını, ablasını ya da sırf kendi bedenî zevklerine karşı koyduğu için hiç tanımadığı bir kadını öldüren erkek lehine sırf duruşmalarda sessiz durdu diye iyi hal indirimi uygulandı.
Akabinde Anayasa Mahkemesi kadın ve yine çocuk haklarının ihlaline sebep olacak bir karara imza atmış ve maalesef ki “dinî nikâhın ancak resmi nikâhtan sonra yapılabileceğinin teminatı olan TCK’nın 230. maddesinin 5. ve 6. fıkralarını iptal etmiştir.
Artık zaman herkesin vicdanı ile hesaplaşmasını gerektiği gibi yapma zamanıdır.
Kadının insanca yaşam mücadelesi, ilk çağlardan beri sürmektedir.
Biz güçlü kadınlar, üzerimize yapıştırılan kötü tanımlamalar yerine, onurun ve var oluşun temsilcisiyiz.
Dünya üzerindeki hiçbir savaşta bu kadar kayıp verilmemiştir. Bu kayıpların önlenebilmesi için TÜBAKKOM olarak:
1. Şiddet faillerinin de rehabilitasyona tabi tutulmasını talep ediyoruz.
2. Çocuklarımıza toplumsal cinsiyet eşitliğinin özümsetileceği bir eğitim politikası izlenilmesini talep ediyoruz.
3. Anne adayı olan veya anne olan kadınlarımızın ekonomik ve sosyal yaşamdan uzaklaştırılmamasını istiyoruz.
4. Kendi bedenimiz üzerinde karar verme hak ve özgürlüğünün sadece bize ait olduğunun yasama erki tarafından da yasalaştırılmasını talep ediyoruz.
5. Devlet nezdinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin temini için bireylerin fırsatları kullanma, hizmet ve kaynaklara ulaşmada cinsiyet farklılığına maruz kalmamasının sağlanmasını talep ediyoruz.

 

Henüz genel seçimden yeni çıkan milletimiz, iradesi neticesi mecliste oluşacak yeni iktidarın bu taleplerimizi dikkatle ve ivedilikle cevap vereceği ümidini yitirmeden biz TÜBAKKOM olarak, herkesi toplumsal duyarlılığa ve uyanışa davet ediyor, kadın cinayetlerini kınıyor, kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
 
 
 
 

 
 O KONUŞAMIYOR OLABİLİR AMA SEN SESSİZ KALAMAZSIN...
 
SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AV. SERAP HERGÜNER'İNDE KONUŞMACI OLARAK KATILDIĞI,
SAĞLIK BAKANLIĞI SİVAS KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ'NCE  
ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI KONULU KONFERANS YAPILDI.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  
 
 

 
 TÜBAKKOM 12. DÖNEM GENEL KURULU SONUÇ BİLDİRGESİ
 
 TÜBAKKOM 12. DÖNEM GENEL KURULU 25-26 NİSAN 2015 SAMSUN


TUBAKKOM- Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu; İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonunun 20.03.1999 tarihinde düzenlediği demokratikleşme yolunda yasalarda ve yaşamlarda kadın erkek eşitliği “ toplantısında yaptığı çağrı üzerine TBB tarafından 05.06.1999 tarihinde kurulmasına karar verilmiştir. Komisyonunun 12. Dönem Genel Kurul toplantısı 25.04.2015 tarihinde Samsun Barosu’nun ev sahipliğinde 42 Baronun Kadın Hakları/Hukuku Komisyonlarının temsilcilerinin katılımıyla yapıldı.

Toplantıda başlıca aşağıdaki hususlar değerlendirildi;

  • Yasalarda Mevcut hakların uygulanmadığı; örneğin TMK’da evlilik yaşının göz ardı edilerek çocuk yaşta evlilik sorunun bir kısır döngü halinde devam ettiği, 10 hafta kadar kürtajın yasal olmasına rağmen, devlet hastanelerinde fiilen yasaklandığı, 
  • 1983 tarihli Rahim Tahliye ve Sterilizasyonu tüzüğünde yer alan “rahim tahliyesinde eş rızası” hükmünün başta İnsan hakları Evrensel Beyannamesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) olmak üzere uluslararası sözleşmelere aykırılığı 

  • Eşit haklardan geriye adım niteliğinde yasa değişiklikleri yapıldığı; örneğin TMK da düzenlenen miras hükümlerinin ihlaline sebep olabilecek şekilde 15.05.2014 tarihli RG de yayınlanan 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 8/c a)” Kişisel yetenek ve durumları göz önünde tutulmak suretiyle tespit edilen ehil mirasçıya tarımsal gelir değeri üzerinden devrine….” şeklindeki hüküm TMK’nın miras hukukundaki cinsler arası eşitliğe dair düzenleme içeren hükümlerine aykırı olup kazanılmış haklarımızdan geri gidiş olduğu,

  • 4+4+4 sisteminin Kız çocuklarının eğitimin üst aşamasına geçmesine engel teşkil ettiği ve çocuk evliliklere yol açtığı, Türkiye’nin Avrupa ülkeleri arasında kız çocuklarının eğitimi terk oranının en yüksek ülke olarak raporlandığı,

  • Milli Eğitim Bakanlığınca okul öncesinden başlayarak eğitimin her kademesinde toplumsal cinsiyet eşitliği zihniyetinin yerleşmesi için, insan hakları, çocuk hakları, kadın hakları, demokrasi ve yurttaşlık bilgisi içeren bir derse müfredatta yer verilmesi gerektiği,

  • İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı Kanunda devletin kadına yönelik şiddete ilişkin istatistiki verilerin toplanması ve raporlanması yükümü mevcut olduğu halde bu verilerin yayınlanmadığı,

  • Kadına yönelik şiddet içeren suçlarda özel bir infaz düzenlemesi getirilmesi, bu tarz suçların cezalarının ertelenmemesi, iyi hal indirimi yapılarak hükmün açıklanmasının geriye bırakılmaması ya da para cezasına çevrilmemesi gerektiği,

  • 1981 tarihli Kişisel verilerin otomatik işleme tabi tutulması karşısında bireylerin korunması sözleşmesi gereği hazırlanan kanun tasarısında kişinin rızası olmadan kişisel verilerin işlenebilmesinin yolunu açarak özel yaşamın gizliliğini ihlal edeceği cinsel hayat ve sağlık verilerinin mahremiyetini ortadan kaldıracağı,

Konularına dikkat çekildi ve tüm bu konularda TUBAKKOM olarak çalışmaların sürdürülmesine karar verildi.

TUBAKKOM-Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının toplumsal cinsiyet eşitliği açısından zihniyet dönüşümüne yeterli katkıyı veremediğini, kadın sorunlarına kararlılıkla çözüm getiremediğini vurguladı ve acilen 2011’de kaldırılan Kadın Bakanlığı’nın yeniden kurulması çağrısını bir kez daha yineledi.

TUBAKKOM
Türkiye Barolar Birliği
Kadın Hukuku Komisyonu
 
___________________________________________________________________________ 
 
 
 
 TUBAKKOM ÜYESİ BAROLARDAN ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
 
 
 
 Av. Serap HERGÜNER 
Sivas Barosu Yönetim Kurulu Üyesi 
 
  ___________________________________________________________________________ 
 
 TÜRKİYE KADIN HAKLARI KOMİSYONU (TÜBAKKOM) 12. DÖNEM GENEL KURULU SAMSUN'DA YAPILDI
 

Sivas Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Serap HERGÜNER ve Baro avukatlarımızdan Av. Demet GÖKTAŞ ile Av. Hülya TANER’inde katıldığı, 25-26 Nisan tarihleri arasında düzenlenen Genel Kurula Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve TÜBAKKOM Eşgüdüm Sorumlusu Av. Yurdagül Gündoğan, baro başkanları, 42 Barodan 110 avukat katılım gerçekleştirdi.

 

Konuşmaların ardından Av Nazan Moroğlu Çocuk Gelinler ve Kadın sorunları konusunda sunum yaptı.

 

Daha sonra TÜBAKKOM 13. Dönem Sözcüsü seçimi için 42 baro başkanlığından 51 delege oy kullandı.    

 
Türkiye Kadın Hakları Komisyonu (TÜBAKKOM) 12. Dönem Genel Kurulu’nda En yüksek oyu alan Osmaniye Baro Başkanlığı 17 oyla TÜBAKKOM 13. Dönem Sözcüsü seçilirken, Sivas Barosu, Yürütme Kurulu Üyeliği’ne seçildi.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 ___________________________________________________________________________
 
 
 
ÇOCUK HAKLARI İHLALLERİNE KARŞI BAROLAR ELELE
 

Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi tarafından Çocuk Hakları İhlallerine Karşı Barolar Elele başlığıyla adıyla düzenlenen Çocuklara Yönelik Hak İhlallerinin Takibi ve Hukuksal Destek Süreçlerinde Barolar Arası İşbirliği Çalıştayı, 18-19 Nisan 2015 tarihlerinde Ankara Metropolitan Hotel’de yapıldı.

Sivas Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı  Av. Serap HERGÜNER'in de katıldığı, iki günlük çalıştayın ilk gününde, baroların çocuk hakları birimlerinin mevcut çalışma sistemleri değerlendirildi ve baroların davalara müdahil olarak katılımının sağlanmasının yolları arandı.

Çalıştayın ilk gününde ayrıca, Özgürlükçü Adalet Sistemine Özgürlükçü Bakış Açısının Sağlanması Paneli yapıldı.

Çalıştay, ikinci gün yapılan Baroların Çocuk Hakları Birimlerinin İşbirliği Çerçevesinin Belirlenmesi ve Planlama, Grup Raporlarının Tüm Katılımcılara Sunulması ve Kabulü oturumlarının ardından Çalıştay Değerlendirmesi’yle son buldu.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  
 
  
 
 
 
___________________________________________________________________________
 
   
 
 ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARLAR KONUSUNDA 14 BARODAN ORTAK BASIN AÇIKLAMASI

Aşağıda ismi geçen tüm Baroların Çocuk Hakları Komisyonları ve Merkezleri olarak; bu vahim olayla ilgili gelişmeleri takip edeceğimizi, Eskişehir ilinde gerçekleşmiş olsa da her birimizin bu soruşturmanın ayrı ayrı takipçisi olacağımızı ve örtbas edilmesine izin vermeyeceğimizi kamuoyuna duyurur, çocukların maruz kaldığı her haksızlıkta ve istismar olayında üzerimize düşeni yapacağımızı bildiririz.

ESKİŞEHİR BAROSU - SAKARYA BAROSU - MANİSA BAROSU - KÜTAHYA BAROSU - İZMİR BAROSU –

AYDIN BAROSU - GAZİANTEP BAROSU - ANKARA BAROSU - EDİRNE BAROSU  -  SİVAS BAROSU  -

BURSA BAROSU  -  DİYARBAKIR BAROSU  -  ELAZIĞ BAROSU  -  BİTLİS BAROSU

 

 

Eskişehir/Beylikova ilçesi 19 Haziran İmam Hatip Ortaokulu’nda yaşananlar

 

Son günlerde basında da sıkça yer alan, Eskişehir Beylikova 19 Haziran İmam Hatip Ortaokulu’nda aynı zamanda okul müdürü olan öğretmenleri tarafından fiziksel ve duygusal şiddete maruz kaldığı iddia edilen ortaokul öğrencilerinin ve velilerinin şikayetleri üzerine, Beylikova Kaymakamlığı harekete geçmiş ve konuyla ilgili Savcılık tarafından soruşturma başlatılmıştır. Bu durumda, gerçeğin araştırılıp gereğinin Milli Eğitim Bakanlığı  ve Cumhuriyet Savcılığı’nca ivedilikle yapılacağına dair inancımız tamdır.

 

 

Eskişehir Barosu Çocuk Hakları İzleme Komisyonu’nca İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ulaşılmış, olay hakkında doğru bilgi edinmek istenilmiş ancak konuyla ilgili yetkili memurlar tarafından, bilgi verilemeyeceği bildirilmiştir. Konunun hassasiyeti ve kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla; Beylikova İlçe Kaymakamlığı ile görevli müdafiilerden alınan bilgiler ışığında basın açıklaması yapmak gerekliliği oluşmuştur.

 

 

 Çocuk ihmal ve istismarı konusundaki hassasiyetimiz; Barolarımız ve Barolar bünyesinde faaliyet gösteren Çocuk Hakları Merkezleri ve Çocuk Hakları İzleme Komisyonları tarafından defalarca vurgulanmıştır. Çocuklar üzerinde fiziksel ve duygusal istismarın söz konusu olduğu iddia edilen bu olayda, şüpheli istismarcı; çocuklara en yakın kişilerden olan, öğretmenleridir. Yaptığımız bilinçlendirme çalışmalarında çocukların istismarısöz konusu olduğunda öncelikle onu koruyacak ve konuyu öğrenerek yetkili kolluk birimlerine ve Cumhuriyet Savcılığı’na bilgi verecek kişinin öğretmeni olduğunu vurgulamamıza rağmenhalen istismar olaylarının önüne geçilemediğini  görmekteyiz. Çocuğun ve velinin okul hayatında en çok güvenmesi gereken kişi çocuğun öğretmenidir. Çocukların öncelikli yararı gözetilerek sevgi ve şefkat dilinden başka şiddet içerikli hiçbir yöntemle çocuğa bilgi öğretilemeyeceği, çocuğun eğitilemeyeceği uluslararası alanda da kabul gören temel ilkelerdendir.

 

Toplum içinde sıkça duyulan “dayak cennetten çıkmadır; eti senin kemiği benim ” gibi sözleri kullanmayı bırakmalı, bu konuda net bir tavır içinde olmalıyız. Bilgi  yuvası olması gereken okullarda şiddet vakalarına son verilmediği sürece geleceği emanet edeceğimiz çocukların sağlıklı bir şekilde yetişmesi olmayacaktır

Söz konusu olayla ilgili gerçeklerin kamuoyuna ayrıntılarıyla yansıtılmasında dikkat edilmesi gereken hususların yanı sıra, yargılamanın sekteye uğramaması ve delillerin karartılmaması için çocukların kimlik bilgilerinin gizli tutulması da önemlidir. Yine vurgulamak gerekir ki, yerel mevzuatımızda yer alan Çocuk Koruma Kanunu, TCK ve Anayasamız, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ile Lanzorette Sözleşmesi gereği çocukların haklarını koruyacak olanlar başta yetişkinler ve devletin kendisidirÇocukların yüksek yararı, yaşama ve gelişme hakkı ciddi olarak ihlal edilmektedir. İvedilikle yaşanılanlara müdahale ederek yetkililerin hukuka ve hakkaniyete uygun çözümleri uygulamaları gerekmektedir. 

 
 
 
___________________________________________________________________________
 
 
 
 
DİVRİĞİ KADINLAR DERNEĞİ'NDEN SEMİNER DÜZENLENDİ 
 
SİVAS DİVRİĞİ İLÇESİ KAYMAKAMLIĞI VE DİVRİĞİ KADINLAR DERNEĞİ’NİN DÜZENLEMİŞ OLDUĞU 6284 SAYILI YASA VE UYGULAMASI İLE İLGİLİ SEMİNER 10.03.2015 TARİHİNDE DİVRİĞİ İLÇESİNDE YAPILMIŞTIR. 
 
SEMİNERE BAROMUZ ADINA SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU KOORDİNATÖR BAŞKANI AV. SERAP HERGÜNER KONUŞMACI OLARAK KATILMIŞTIR.

 

 
 
 
 
 
 
 
 

  

  ___________________________________________________________________________
 
 
 
SİVAS BAROSU KADIN HAKLARI KOMİSYONU TARAFINDAN BAYANLARA YÖNELİK SEMİNER DÜZENLENDİ
 
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ DOLAYISIYLA, SİVAS BAROSU KADIN HAKLARI KOMİSYONU ÜYELERİ AV. BÜŞRA TORUNOĞLU, AV. SEMA AKBAŞ KARABULUT, AV. MERVE ACAR TARAFINDAN SİVAS BELEDİYESİ BAHTİYAR BOSTAN HANIMLAR KÜLTÜR MERKEZİ'NDE KURSİYER BAYANLARA YÖNELİK KADIN HAKLARI, CİNSEL SALDIRI SUÇLARI, CEZA MAHKEME KANUNU, ADLİ YARDIM VE BOŞANMA KONULARINDA SEMİNER GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 ___________________________________________________________________________
 
 
06.03.2015 TARİHİNDE SİVAS BAROSU KADIN HAKLARI KOMİSYONU TARAFINDAN DÜNYA KADINLAR GÜNÜ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
 
 
 

       

DEĞERLİ BASIN MENSUPLARI; 

       DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KADINLARIN EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET, GÜNDE SEKİZ SAAT ÇALIŞMA VE DOĞUM İZNİ TALEPLERİYLE 1857 YILINDA BAŞLATTIKLARI EŞİTLİK MÜCADELESİNDE, HAKLARI UĞRUNA CAN VERDİĞİ GÜNDÜR. GÜNÜMÜZDE 8 MART’LAR, KADIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİN KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN KALDIRILMASI VE KADINA YÖNELİK ŞİDDETE SON VERİLMESİ İSTEMLERİNİN; BİR KEZ DAHA DİLE GETİRİLDİĞİ GÜNDÜR.

        YOKSULLUK, EŞİTSİZLİK VE SOSYAL ADALETSİZLİK DÜNYADA KADINLARI ERKEKLERDEN DAHA ÇOK ETKİLEMEKTEDİR. HALEN TÜM TOPLUMLARDA KADINLAR DAHA AZ EĞİTİM ALMAKTA, OKUMA YAZMA ÖĞRENMELERİ ENGELLENMEKTEDİR.   TÜRKİYE’ DE KADINLAR SİYASAL HAYATTA VE GEREK KAMU GEREKSE ÖZEL İŞLETMELERDE YÖNETİCİ OLARAK TEMSİL EDİLMEMEKTEDİR.

        SON GÜNLERDE GİDEREK ARTAN SAYIDA KADIN EŞİ, ESKİ EŞİ VEYA SEVGİLİSİ TARAFINDAN ŞİDDET GÖRMEKTE, ÖLDÜRÜLMEKTE VE CİNAYETE KURBAN GİTMEKTE, ŞİDDET OLAYLARINA MARUZ KALMAKTADIR. 

      2014 YILINDA 296 KADIN  ÖLDÜRÜLDÜ,39 KADIN İNTİHAR  ETTİ,191 KADIN  TECAVÜZ VE TACİZE UĞRADI,585 KADIN DARP SONUCU YARALANDI.

     EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN 2014 VERİLERİNE GÖRE ŞİDDET GÖRDÜĞÜ GEREKÇESİYLE POLİSE BAŞVURAN  KADIN SAYISI 118 BİN 14’E ÇIKMIŞTIR.77 BİN 288 KADIN HAKKINDA  GEÇİCİ KORUMA KARARI ALINMIŞTIR.ŞİDDET GÖREN KADINLARDAN 125’İ KİMLİK DEĞİŞTİRMİŞ,38’İNE YAKIN KORUMA VERİLMİŞTİR. 

        KADINA YÖNELİK ŞİDDET “KAMUSAL VEYA ÖZEL YAŞAMDA KADINLARA FİZİKSEL, CİNSEL VEYA PSİKOLOJİK ACI, ISTIRAP VEREN YA DA VEREBİLECEK OLAN CİNSİYETE DAYANAN BİR EYLEM, TEHDİT, ZORLAMA, KEYFİ OLARAK ÖZGÜRLÜKTEN, EKONOMİK GEREKSİNİMLERDEN YOKSUN BIRAKMA” OLARAK TANIMLANMAKTADIR. KADINLARA YÖNELİK ŞİDDET HALEN EN UTANÇ VERİCİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİNDENDİR. DÜNYA VE TÜRKİYE`DE KADINLARA YÖNELİK ŞİDDET HER GEÇEN GÜN ARTMAKTADIR. RESMİ RAKAMLARA GÖRE 7 YILDA %1400 ARTIŞ GÖSTERMİŞTİR. ÜLKEMİZDE KADINLAR, YAŞAMIN HER ALANINDA ŞİDDETE MARUZ KALMAKTADIR. AMA KADINLAR EN ÇOK EŞLERİ YA DA SEVGİLİLERİ TARAFINDAN ŞİDDETE MARUZ BIRAKILMAKTADIRLAR.

·     “HAYATI BOYUNCA” EŞİNDEN EN AZ BİR KEZ FİZİKSEL ŞİDDET GÖRMÜŞ KADINLARIN ORANI TÜRKİYE GENELİNDE  % 39’DUR. BOŞANMIŞ VE AYRILMIŞ KADINLARIN %78’İ FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALMAKTADIR.   EĞİTİM DÜZEYİ ARTTIKÇA FİZİKSEL ŞİDDET GÖRDÜĞÜNÜ SÖYLEYEN KADINLARIN ORANI AZALMAKTADIR. OKUMA YAZMA BİLMEYEN KADINLAR ARASINDA EN AZ BİR KEZ FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALDIĞINI SÖYLEYENLERİN ORANI %43 İKEN, YÜKSEK ÖĞRENİM GÖRMÜŞ KADINLAR ARASINDA BU ORAN % 12’DİR.

      KADINA YÖNELİK ŞİDDETE YASAL ÖNLEMLERİN ALINMASI İLE İLGİLİ BİR SORUN DA,  KADINA YÖNELİK ŞİDDET DAVALARINDA “HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ” UYGULANMAKTADIR; HALEN MEVCUT YASALARA GÖRE YARGI ORGANLARINCA CİNSEL TACİZE UĞRAYAN ÇOCUK VE KADINLARIN RUH SAĞLIĞININ BOZULUP BOZULMADIĞINI DEĞERLENDİRMELERİ İSTENMEKTEDİR. ŞİDDETE UĞRAMAK KADINLARDA BİRÇOK RUHSAL HASTALIĞIN OLUŞUMUNU TETİKLEMEKTEDİR.

       8 MART DÜNYA KADINLAR SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU OLARAK TÜM BU OLUMSUZLUKLARIN GİDERİLMESİ İÇİN  ÖNERİ VE TALEPLERİMİZ;

       -İMZALANMIŞ OLAN ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERİN YAŞAMA GEÇİRİLMESİ: 2006/17 SAYILI BAŞBAKANLIK GENELGESİ GİBİ OLUMLU YÖNDEKİ TÜM HUKUKSAL DÜZENLEMELER KÖKLÜ YAPISAL ÇÖZÜMLER ÜRETİLMESİ BEKLENMEDEN UYGULAMAYA KONMALIDIR. TÜRKİYE’NİN KABUL ETTİĞİ KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ (CEDAW)’NE GÖRE; TÜRKİYE, TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİKLERİNİ GİDERMEKLE VE KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEMEKLE MÜKELLEFTİR.                                      

       -KADINLARIN YAŞAM HAKLARINI GARANTİ ALTINA ALMAK ÜZERE CİDDİ VE KAPSAMLI BİR EYLEM PLANI HAZIRLANMALI, GEREKLİ TÜM ADIMLAR ATILMALI VE FİİLİ OLARAK YAŞAMA GEÇİRİLMELİDİR.  TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ KOMİSYONU  FAALİYET RAPORU VE KADININ STATÜSÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN HAZIRLADIĞI EYLEM PLANLARI HIZLA UYGULANMAYA GEÇİRİLMELİDİR.

 

       -KADINA YÖNELİK ŞİDDET DAVALARINDA UYGULANAN “HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMLERİ” KALDIRILMALI, 5237 SAYILI TCK’NIN 29. MADDESİ UYGULANMAMALIDIR. NAMUS CİNAYETLERİ, ULUSLARARASI HUKUK AÇISINDAN YARGISIZ İNFAZ OLARAK KABUL EDİLMEKTEDİR. BU CİNAYETLERİ ENGELLEMEK İÇİN FARKLI DÜZEYLERDE STRATEJİLER GELİŞTİRİLMELİDİR.                                                                             

       -ŞİDDET GÖREN, ÖLÜMLE TEHDİT EDİLEN KADINLAR TÜM YASAL HAKLARINI KULLANMALARI SAĞLANMALIDIR

       -KADINLARA YÖNELİK HER TÜR DÜZENLEME KADINLARIN VE KADIN ÖRGÜTLERİNİN GÖRÜŞLERİ ALINARAK YAPILMALIDIR. SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ TALEPLERİ KARŞILANMALI, ÇALIŞMALARINA DESTEK  VERİLMELİDİR.                                                                                                                            

        TOPLUMSAL CİNSİYET AYRIMCILIĞI İLE MÜCADELE İÇİN GELİŞTİRİLECEK ETKİLİ POLİTİKALAR HIZLA YAŞAMA GEÇİRİLMELİDİR.

         KADINLARIMIZI ANLADIĞIMIZ, SAYGI DUYDUĞUMUZ, YAŞAM VE ÖZGÜRLÜK HAKKI BAŞTA OLMAK ÜZERE SAĞLIK, EĞİTİM, YİYECEK, BARINMA VE TOPLUMSAL HİZMETLER DE İÇİNDE OLMAK ÜZERE SAĞLIĞINA VE ESENLİĞİNE UYGUN BİR YAŞAM DÜZEYİNE KAVUŞMA MAL VE MÜLK EDİNME; ÇALIŞMA, İŞİNİ SEÇME ÖZGÜRLÜĞÜNE SAYGI DUYULDUĞU ÖLÇÜDE MUTLU BİR DÜNYA KURMUŞ OLURUZ.

         BİRLİK DAYANIŞMA VE MÜCADELE GÜNÜ OLAN BU GÜNDE BÜTÜN DÜNYA VE ÜLKEMİZ KADINLARININ 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ.

                  SİVAS  BAROSU KADIN HAKLARI KOMİSYONU

 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
  
 ___________________________________________________________________________
 
 
 
CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SİVAS MESLEK YÜKSEK OKULU ÖĞRENCİLERİYLE SEMİNER DÜZENLENDİ 
BAROMUZ KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYON ÜYELERİ AV. ZEHRA ÇAKMAK VE AV. AYBALA TUĞBA KAVAK TARAFINDAN 02.03.2015 TARİHİNDE  CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ SİVAS MESLEK YÜKSEK OKULU ÖĞRENCİLERİNE YÖNELİK KADIN HAKLARI, CİNSEL SALDIRI SUÇLARI, CEZA MAHKEME KANUNU, ADLİ YARDIM VE BOŞANMA KONULARINDA SEMİNER VERİLMİŞTİR.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
   
 
 
 ___________________________________________________________________________
 
 
SİVAS BAROSU KADIN VE ÇOCUK HAKLARI KOMİSYONU TARAFINDAN ÖZGECAN ASLAN CİNAYETİ İLE İLGİL BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
 
    
 
 

BASIN AÇIKLAMASI

         20 yaşında  Özgecan Aslan hunharca katledildi;

         Tek suçu kadın olmaktı, tek suçu insanca yaşamak istemesi ve okuluna gitmesiydi. Okulu bitirince yardımcı olmak istediği kişiler bunu ona çok gördüler.

         Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin sebep ve sonuçlarını yıllardır defalarca dile getirdik. Kadınlarla erkekler arası fiili eşitsizlik ve her türlü ayrımcılığın bir sonucu olan erkek şiddetine karşı acil olarak önlem alması gerektiğini belirttik. Ancak önümüze çıkan acı gerçek Medeni kanunun kabulü ile önemli haklar kazandığımız 17 Şubat 1926’dan bu güne  gerçek sorunun çözümünün toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına karşı bakış açısının değiştirilmesi gerekliliği ve bu konuda bir arpa boyu yol alamamış olmamız.

         Aile içinde kadın ve erkeğe biçilmiş kalıplarla ve kadını birey olarak görmeyen anlayışla yetişen çocuklar, yaşamı boyunca şiddet uygulamaya eğilimli olmaktadırlar. Bu kısır döngüyü durdurmak için şiddetle mücadelede kararlı bir devlet politikasına ihtiyaç vardır.

         Kadın cinayetlerindeki ve kadına yönelik şiddetteki korkunç artış; bir kişinin annesinin bile diz kapağından dahi tahrik olabileceğini utanmadan söyleyen; hamilelerin sokağa çıkmasının edepsizlik olduğunu ileri süren; 6 yaşındaki kız çocuğuyla evlenmek mümkündür diyen zihniyetin; kadın üzerinden yürütülen yanlış politikaların sonucudur. Bu olaylar azımsanamaz, küçümsenemez, münferit kabul edilemez.

         Kadın önce insandır; kadınların dolmuşa bindiğinde şoförün kapıyı kapatıp, gaza basarak ıssız bir yere götüreceği korkusuna kapılmadan, bu korku yüzünden tek kalmamak için son inenle birlikte inmek zorunda kalmadan, ıssız bir sokakta iki adımda bir arkasına tedirginlikle bakmadan, arkasından gelen kişinin adımlarının temposuna kulak kesilmeden, yanından geçen birinin kendisine taciz edebileceği endişesi olmadan, evde, sokakta, işyerinde güvenle yaşayabilmesini istiyoruz. Bunun için devletimiz çağdaş bir sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmeli, bu konuda gerekli olan hassasiyeti göstererek; eğitim çalışmaları ve yasal düzenlemeleri yapmalıdır.

         Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın sona erdirilmesi için ;

         -Devletin kadınlara yönelik her türlü şiddet eylemini açık bir şekilde kınamasını,

         -Aile içi şiddeti ve genel olarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önlemek için kampanyalar, ana-baba eğitim programları başlatılmasını,

         -Evde, sokakta, işyerinde  yaşanan kadına yönelik şiddetin sorumlularının yargılanmasını ve caydırıcı yasal tedbirler alınmasını,

          -Öldürülen ya da şiddet uğrayan kadınların; giydikleri elbiselerin rengi, makyaj yapmaları, evlerine bir saat geç gelmeleri, cep telefonuyla sıkça konuşması gibi nedenler tahrik sayılarak büyük ceza indirimleri uygulanmaktadır. Toplumun en savunmasız kesimi olan kadın ve çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istiyoruz.

          -Kamu hizmeti veren  toplu taşıma ve taksi duraklarında  çalıştırılacak personel alımlarında güvenlik  soruşturması  getirilerek fiziksel şiddet ve cinsel istismardan dolayı haklarında adli soruşturma ve kovuşturma yapılan şahısların bu tür hizmetlerde çalışmaları men edilmeli.Bir standart getirtilmelidir.

          -Sabıka  sistemi oluşturulmalı ve bu sistem üzerinden  işveren kurum tarafından  soruşturulma yapılması sağlanmalıdır.Yapılan ihbar ve şikayetler dikkate alınmalıdır.

 

* Özgecan Aslan'a tecavüz edip, yakıp genç yaşta hayatına son veren faillerin Türk Ceza Kanunu’nun öngördüğü en ağır yaptırımla cezalandırılmasını istiyoruz. Soruşturmanın ve dava sürecinin şeffaflıkla ve yasalara uygun biçimde yürütülmesini talep ediyor, bu ve benzeri olayların tekrar etmemesi için tüm ilgili kurumları acilen sorumluluk almaya davet ediyoruz.

* Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı başta olmak üzere ilgili tüm kurumları; kadınların güçlendirilmesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için acil harekete geçmeye ve bu süreçte kadın hakları ve kadına yönelik şiddet konularında deneyim sahibi sivil toplum kuruluşlarını dikkate almaya çağırıyoruz.

* Kadına yönelik şiddetle mücadelede İstanbul Sözleşmesi ve CEDAW Sözleşmesi başta olmak üzere ilgili uluslararası sözleşme ve belgelerin dikkate alınmasını istiyoruz.

İnsan Haklarının, en temeli olan Yaşama Hakkının KADINLARIN elinden alınmasını istemiyoruz ! Tecavüzden, şiddetten ölen bir KADIN daha istemiyoruz.

 

 

 

         Senin ve senin gibi pek çok kadının hayatta kalmasını sağlayamadığımız, hak ettiğiniz gibi özgür ve güven içinde yaşatamadığımız için özür dileriz Özgecan. En azından Yargılama sürecinde davaya müdahil olup, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız. Başka Özgecanlar güvende yaşasın ve canından olmasın diye, “Kadının İnsan Hakları” ( Yaşama- Okuma –Çalışma-Meslek edinme  vb.) mücadelemiz kadın cinayetleri ve şiddet son bulana kadar devam edecektir. Biz susmayacağız söz veriyoruz.

                                                                             

                                                                Sivas Barosu Kadın Hakları Komisyonu  
 
 
  ___________________________________________________________________________
 
 
 
 
 
TÜBAKKOM 12. DÖNEM 3. GENEL ÜYE TOPLANTISI 6-7 ARALIK TARİHLERİNDE  MALATYADA YAPILDI.
 
TOPLANTIYA SİVAS BAROSU ADINA SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AV.SERAP HERGÜNER,
KADIN HAKLARI KOMİSYON BAŞKANI ZEYNEP DEMİR COŞMAN  İLE NİHAL ERÜÇ ,REYHAN SAĞDIÇ ÖZÇOBAN KATILMIŞTIR.
 
TOPLANTI DİVANINDA BATMAN,MALATYA,SİVAS VE ERZİNCAN  BAROLARI YERALMIŞTIR.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
TÜBAKKOM 12. DÖNEM 3. GENEL ÜYE TOPLANTISI
 
TÜBAKKOM Genel Üye toplantısı Samsun, Kayseri, Manisa, Çorum, Edirne, Eskişehir, Aydın,
Antalya, Hatay, Nevşehir, Bursa, Adana, Sinop, Zonguldak, Kahramanmaraş, Muğla, Aksaray,
Batman, Kırklareli, Balıkesir, Erzincan, Kocaeli, Bartın, Bolu, Amasya, Sivas, Osmaniye, Tokat,
Diyarbakır, Gaziantep, Bingöl, İzmir, İstanbul, Ankara, Malatya, Trabzon Baroları ve
TÜBAKKOM Eşgüdüm Sorumlusu ve TBB Yönetim Kurulu Üyesi Av.Yurdagül Gündoğan’ın
katılımı ile 06-07 Aralık2014 tarihinde Malatya’da toplanmıştır. Yürürlükteki yasalar,
uluslararası sözleşmeler, özellikle CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi çervesinde aşağıdaki
konular karar altına alınmıştır.
1) "Çocuktan gelin olmaz" Kurultayı yapılarak çocuk yaşta evliliklere sorunların tartışılması ve
çözüme yönelik çalışmaların yapılarak kamuyla paylaşılmasına karar verilmiştir.
2) Laiklik ve Cumhuriyetin temel değerlerine karşı olan tüm karar ve uygulamaları kınıyoruz.
3) "Kadın ve erkeği eşit duruma getiremezsiniz, o fıtrata terstir." diyen devlet anlayışını
kınıyoruz.
4) Karma eğitimin kaldırılması yönündeki çalışmaların kız öğrencilerin eğitim hayatından
uzaklaştırılmasıyla sonuçlanacak, din derslerinin ilkokul birinci sınıftan itibaren zorunlu hale
getirilmesi Cumhuriyetin temel ilkelerine, özellikle Laikliğe aykırıdır.
5) Türk Medeni Kanunu ile elde ettiğimiz haklardan vazgeçmeyeceğimizi, daha ileriye
götürmek için mücadele edeceğimizi bildiriyoruz.
6) Kadınların çalışma hayatında, siyasette ve sosyal hayatta daha etkin yer alması için
Devletin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesini talep ediyoruz.
7) Her geçen gün artan kadın cinayetlerinin önlenmesi için gerekli önlemler alınmasına,
ŞÖNİM'lerin sayısının artırılarak etkin hale getirilmesi için Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı'nı göreve davet ediyoruz.
8) CMK 234/5 ve TCK 86. maddelerinde kadına pozitif ayrımcılık yapılarak gerekli yasal
düzenlemelerin yapılması talep ediyoruz.
9) Kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasına ve kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik kamu
spotları hazırlanmasını talep ediyoruz.
10) Staj Eğitim Merkezi Yönetmeliği'nde değişiklik yapılarak 6284 Sayılı Kanun'un zorunlu
ders programına alınmasının sağlanması TBB'nden talep ediyoruz.
11) Okullarda toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi verilmesi için MEB müfredatında değişiklik
yapılmasını talep ediyoruz.
12) Savaş mağduru kadınların ve çocukların sorunlarının çözülmesi için gerekli çalışmaların
yapılmasını talep ediyoruz.
13) Yazılı ve görsel basında cinsiyet ayrımcılığı içeren ve kadına yönelik şiddeti teşvik eden
dilin düzeltilmesi konusunda medya kuruluşlarıyla tekrar iletişime geçilmesine karar
verilmiştir.
14) Yargının vazgeçilmez öğesi avukatlara yönelik şiddeti kınıyoruz ve sonunu kadar da
takipçisi olacağımızı bildiriyoruz.07.12.2014
 
TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ KADIN HUKUKU KOMİSYONU 
 
  ___________________________________________________________________________
 
 
 
 
BARO BAŞKANIMIZ SAYIN MUHARREM ELİŞ'İN DE KATILIMIYLA  SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AV. SERAP HERGÜNER TARAFINDAN 5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ DOLAYISIYLA BASIN AÇIKLAMASI DÜZENLENDİ.
 
 

5 ARALIK DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ DOLAYISIYLA AÇIKLAMALARDA BULUNAN AVUKAT HERGÜNER, “KADINA YÖNELİK EŞİTLİĞE AYKIRI UYGULAMALARIN TEMELİNDE TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ VE AYRIMCILIĞI YATMAKTADIR. BİLİYORUZ Kİ KADIN BİREY OLARAK DİKKATE ALINMADIKÇA SADECE KORUNMAYA MUHTAÇ BİR KONUMA KONULDUKÇA KADIN ERKEK EŞİTLİĞİNDEN VE GERÇEK DEMOKRASİDEN SÖZ EDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR” DEDİ.

DEVLET POLİTİKALARININ BELİRLENİP UYGULANMASINDA KADININ BİREY OLDUĞU GERÇEĞİ GÖZ ARDI EDİLMEMESİ GEREKTİĞİNİ VURGULAYAN HERGÜNER; “KADINLARA YÖNELİK AYRIMCILIĞIN ORTADAN KALDIRILMASINA YÖNELİK ULUSLARARASI TÜM SÖZLEŞMELERDE REFERANS ALINMASI GEREKMEKTEDİR. YEREL YÖNETİMLERDE VE MESLEK ÖRGÜTLERİMİZDE DE SAYIMIZLA ORANTILI OLARAK TEMSİL EDİLMEYİŞİMİZ ÜZÜCÜ BİR GERÇEKTİR. KADINLARIMIZIN ÖNCELİKLE TOPLUM İÇERİSİNDE VAR OLMAK İÇİN MÜCADELE ETTİĞİ BİR ÜLKEDE SİYASETE TAM VE AKTİF KATILIMI SAĞLAMAK İÇİN POZİTİF AYRIMCILIK TEMELİNDE DEMOKRATİK ATILIMLARIN BİRAN ÖNCE GERÇEKLEŞMESİ GEREKMEKTEDİR. TÜM SİYASİ PARTİ TEMSİLCİLERİNE SESLENİYORUZ. YEREL VE GENEL SEÇİMLERDE KADINLARIMIZA HAK ETTİĞİ YERLERİ VEREREK SÜREGELEN HAKSIZLIKLARI DURDURMAK SİZLERİN ELLERİNDE DİYORUZ. DAHA ÇOK KADIN VEKİLLER, DAHA ÇOK KADIN BELEDİYE BAŞKANLARI, MECLİS ÜYELERİ ÇIKARARAK ÜLKEMİZİN YÖNETİMİNDE YER ALMAK İSTİYORUZ. TÜRKİYE’DE KADINLARIN SEÇME VE SEÇİLME HAKKININ KAZANILDIĞI GÜNÜN 80. YILDÖNÜMÜNDE HERKESİ BU DOĞRULTUDA MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ. 5 ARALIK 1934 TARİHİNDE TÜM KADINLARIMIZA SEÇME VE SEÇİLME HAKKINI TANIYARAK DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNDEN ÇOK DAHA ÖNCE KATILIMCI DEMOKRASİ İLE TANIŞAN CUMHURİYETİMİZ, BUGÜN HER ALANDA CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ İLE MÜCADELE ETMEKTEDİR. 1934 TARİHLİ YASA SADECE KADINLARIMIZA SEÇME VE SEÇİLME HAKKI VERMEMİŞ, DEMOKRATİK İLKELER SEVİYESİNDE, ÇAĞDAŞ BİR ÜLKE OLMANIN DA İLK ADIMINI ATMIŞTIR. 18 KADININ İLK KEZ PARLAMENTOYA GİRDİĞİ 1935 SEÇİMLERİNDE KADIN TEMSİL ORANI YÜZDE 4,5’Tİ. BU ÖNCÜ ROLÜNE RAĞMEN TÜRKİYE’NİN KADINLARIN SEÇME VE SEÇİLME ORAN AÇISINDAN GÜNÜMÜZDEKİ DURUM PEK DE İÇ AÇICI DEĞİLDİR. 2011 SEÇİMLERİNE GÖRE T.B.M.M 24. DÖNEMİNDEKİ KADIN MİLLETVEKİLİ SAYISI BİR ÖNCEKİ SEÇİMLERE GÖRE YÜZDE 50’DEN YÜZDE 78’E ÇIKMIŞTIR. BÖYLECE TBMM’DE GEÇEN DÖNEM YÜZDE 9 OLAN KADINLARIN TEMSİL ORANI DA YÜZDE 14’E ÇIKMIŞTIR, ANCAK ÜLKEMİZ BUGÜN KADINLARIN SİYASETTE Kİ YERİ AÇISINDAN DEVRALDIĞI BU ÖNEMLİ MİRASI OLMASI GEREKEN SEVİYEYE GETİREMEMİŞ, SİYASİ PARTİLERİN SEÇİM LİSTELERİNDE, KADIN ADAYLARA ETKİN BİR BİÇİMDE YER VERİLMEMİŞTİR. İNANIYORUZ Kİ KADIN, ERKEK BİRLİKTE GÖREV ALDIĞIMIZDA ÜLKEMİZ DAHA AYDINLIK, DAHA GÜÇLÜ OLACAKTIR” İFADELERİNİ KULLANDI. 
 
 
  ___________________________________________________________________________
 
 
 
"KOCASI TARAFINDAN 9 YERİNDE BIÇAKLANARAK ÖLDÜRÜLEN AYŞE TOPÇU CİNAYETİ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI"
 
 
SİVAS'TA 6 AY ÖNCE EŞİ TARAFINDAN 9 YERİNDEN BIÇAKLANARAK ÖLDÜRÜLEN AYŞE TOPÇU’NUN(47) EŞİ KEMALETTİN TOPÇU’NUN YARGILANDIĞI DAVANIN 8. DURUŞMASI 28 KASIM 2014' TE YAPILDI. 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NDE GÖRÜLEN DAVA 17 ARALIK'A ERTELENDİ. 

 

SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AVUKAT SERAP HERGÜNER,  AYŞE TOPÇU’NUN KARDEŞLERİ VE ‘KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURACAĞIZ PLATFORMU’ ÜYELERİ ADLİYE ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASI YAPARAK KADIN CİNAYETLERİNE SON VERİLMESİNİ BELİTTİLER.
 

SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AVUKAT SERAP HERGÜNER, MÜDAHİL OLMA TALEPLERİNİN REDDEDİLDİĞİ BUNA RAĞMEN DAVANIN TAKİPÇİSİ OLACAKLARINI DİLE GETİRDİ.

 

'KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURACAĞIZ PLATFORMU' ÜYESİ AVUKAT DİLEK GEZER, SANIĞIN CEZALANDIRILMASI VE İNDİRİM ALMAMASI İÇİN DAVAYI TAKİP EDECEKLERİNİ BELİRTİRKEN,    AÇIKLAMA SIRASINDA AYŞE TOPÇU’NUN ABLASI HATİCE DURU İLE İLE CHP KADIN KOLLARI ÜYELERİ DE HAZIR BULUNDU,  AYŞE TOPÇU’NUN KARDEŞLERİ DUYGUSAL ANLAR YAŞADI. 

 

AYŞE TOPÇU’NUN AĞABEYLERİ DE, KIZ KARDEŞLERİNİN KATİLİNİN EN AĞIR CEZAYI ALMASINI İSTEDİKLERİNİ SÖYLEDİ.
 
 
 
 
 
 
 
 ___________________________________________________________________________
 
 
 
'KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEME GÜNÜ' 

SİVAS HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN 25 KASIM 2014 TARİHİNDE 'KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEME GÜNÜ' KAPSAMINDA SİVAS BAROSU, EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ VE AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR İL MÜDÜRLÜĞÜ İŞBİRLİĞİ İLE HALK EĞİTİM MERKEZİ KONFERANS SALONUNDA BİR PANEL DÜZENLENDİ

PANELDE SİVAS BAROSU YÖNETİM KURULU ÜYESİ AVUKAT SERAP HERGÜNER KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN HUKUKSAL BOYUTU HAKKINDA, HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜNDEN PSİKOLOG SERMİN DOĞAN ŞİDDETİN PSİKOLOJİK BOYUTU HAKKINDA, HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜNDEN FİDAN ACIDERELİ ŞİDDETİN KADIN SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ HAKKINDA, İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜNDEN POLİS MEMURU KERİME KAYAHAN KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN GÜVENLİK BOYUTU HAKKINDA VE AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR İL MÜDÜRLÜĞÜNDEN SOSYOLOG SELDA BULUT ŞİDDETİN TOPLUMLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ  HAKKINDA BİLGİ VERDİ.